30 Mayıs 2016 Pazartesi
10 Mayıs 2016 Salı
sokak oyunlarının faydaları
Oyun, çocuğun dünya hakkındaki bilgisini geliştiren başlıca araçtır. Çocuğun en ciddi işidir, dili kullanma ve etkin bir anlatma aracıdır. Gerçek dünyayla, hayal dünyası arasındaki köprüsüdür, çocuğun öğrenme sürecine attığı ilk adımdır.
Bunların yanında oyun “zaman geçirmeye yarayan, belli kuralları olan, eğlenmek için yapılan faaliyet” olarak tanımlanıyor ve tüm dünya kültürlerinde özellikle de bizim kültürümüzde çocukların yaşamında önemli yeri olan bir etkinlik olarak görülüyor. Oyun için gereken istek, içten gelir ve dıştan konulmuş katı kurallardan arınmıştır. Oyunda önemli olan sonuç değil süreçtir.
Bilim ve sanat insanlarının önemli çalışma konuları arasında yer alan çocuk oyunları, çocuğun gelecek yaşantısında gerekli olacak her türlü bilgi ve beceriyi kazandırmada hazırlık niteliği taşıyor. Çocuklar arkadaşları ile oyun oynamaya başladığı zaman toplumsal ilişkileri de öğrenmeye başlıyor ve oyunlarla birlikte yüklendiği rolün üstesinden gelebilmek için sorumluluk duyguları artıyor. Çocuğun toplumu ve çevresindekileri tanımasına yardımcı oluyor.
Toplumun kültür zenginliğinin bir göstergesi olan sokak oyunları, kuşaklar arasında bağ kurarak kültürün gelecek kuşaklara aktarılmasına olanak sağlar ve çocuklar, oyunun hem uygulayıcısı hem de aktarıcısı olurlar.
Hemen hemen tüm çocukların bildiği ”Aç Kapıyı Bezirgan Başı”, ”Birdirbir”, ”Körebe”, ”Kutu Kutu Pense”, ”Yağ Satarım Bal Satarım”, ”Yakan Top”, ”Uzun Eşek”, ”Topaç”, ”Köşe Kapmaca”, “Saklambaç”, “İp atlama” gibi oyunlar eskiden oynanan sokak oyunlarının başında geliyordu. Çocukların ders, yemek ve uyku saatleri dışında kalan tüm zaman dilimini kapsayabilen bu tür oyunlar, çocukların ruhsal, zihinsel ve bedensel güçlerinin gelişiminde büyük rol oynuyor. Sokak oyunlarının çocukların gelişiminde sağladığı fiziksel, psiko-motor, duygusal, sosyal ve zihinsel katkılar şöyle ifade edilebilir:Sokaklarda oynanan çocuk oyunlarının yerini ise bilgisayar oyunları aldı. Hiçbir sıcaklığı olmayan bu oyunlar ise çocukları saldırgan, beceriksiz, fiziksel olarak yalnız ve sosyalleşmekten uzak bir hale getiriyor.
Hemen hemen tüm çocukların bildiği ”Aç Kapıyı Bezirgan Başı”, ”Birdirbir”, ”Körebe”, ”Kutu Kutu Pense”, ”Yağ Satarım Bal Satarım”, ”Yakan Top”, ”Uzun Eşek”, ”Topaç”, ”Köşe Kapmaca”, “Saklambaç”, “İp atlama” gibi oyunlar eskiden oynanan sokak oyunlarının başında geliyordu. Çocukların ders, yemek ve uyku saatleri dışında kalan tüm zaman dilimini kapsayabilen bu tür oyunlar, çocukların ruhsal, zihinsel ve bedensel güçlerinin gelişiminde büyük rol oynuyor. Sokak oyunlarının çocukların gelişiminde sağladığı fiziksel, psiko-motor, duygusal, sosyal ve zihinsel katkılar şöyle ifade edilebilir:Sokaklarda oynanan çocuk oyunlarının yerini ise bilgisayar oyunları aldı. Hiçbir sıcaklığı olmayan bu oyunlar ise çocukları saldırgan, beceriksiz, fiziksel olarak yalnız ve sosyalleşmekten uzak bir hale getiriyor.
Yukarıda verilen bilgilerden de anlaşılabileceği gibi sokak oyunları, çocukların birbirlerinden etkilenerek ve öğrenerek, hem kendilerini hem de diğer arkadaşlarını fiziksel, sosyal ve duygusal olarak geliştirdikleri etkinlikler olarak görülebilir.
Dijital dünyanın ve bilgisayar oyunlarının bu konudaki eksikliklerini gören kurumumuz sağlıklı kuşaklar yetiştirme misyonu gereği TED Okullarında “yeniden sokak oyunları” adı altında bir çalışma başlattı. İlk deneme çalışmalarına TED Ankara Koleji İlköğretim Okulu I. Kademede başlanmış bulunuluyor. Tüm okul bir oyun alanına çevrilerek, koridor ve bahçelere geçmiş zaman oyunları taşındı. Seksek, top taşıma, mendil kapmaca gibi oyunların öğrenciler tarafından oynanmasına başlandı.
KAYNAKÇA:http://www.hurriyet.com.tr/sokak-oyunlari-ve-cocuk-gelisimine-etkisi-23094498
9 Mayıs 2016 Pazartesi
KURTBABA
25 Nisan 2016 Pazartesi
ateş,toprak,hava,su
yüksük
küçük çocukların sevdiği bir oyundur. Ebe seçiminden sonra yüksük bir yere saklanır. Ebe yüksüğe yaklaşırsa, çocuklar hep bir ağızdan "sıcak", uzaklaşırsa da "soğuk" derler. Bu oyun, yüksüğün yerini belirtmek için el çırparak da oynanır. Ebe saklanan yüksüğe yaklaştıkça el çırpma kuvvetlenir, uzaklaştıkça yavaşlar.
nesi var?
Ev içi oyunları çoğunlukla bir halka oluşturarak oynanır. "Nesi var?" oyununda bir kişi ebe seçildikten sonra, diğerleri birlikte bir nesne ya da kişi belirlerler. Ebe her çocuğa sırayla "Nesi var?" diye sorarak, aldığı dolaylı yanıtlarla belirlenmiş nesnenin ne olduğunu anlamaya çalışır. Bir bilgisayarın nesne olarak belirlendiğini varsayalım:
- Nesi var?
- Camı var.
- Nesi var?
- Yazısı var.
Ebe kimin yanıtı üzerine tutulan nesneyi bilirse, o ebe olur ve oyun böyle devam eder. Ebenin daha önceden saptanan sayıda soru sormasına karşın nesneyi bilememesi durumunda, ebeliği sürer.
- Nesi var?
- Camı var.
- Nesi var?
- Yazısı var.
Ebe kimin yanıtı üzerine tutulan nesneyi bilirse, o ebe olur ve oyun böyle devam eder. Ebenin daha önceden saptanan sayıda soru sormasına karşın nesneyi bilememesi durumunda, ebeliği sürer.
kaç kurt
Kaç Kurtul oyununda, ebe belirlendikten sonra oyuncular tek sıra halinde dizilirler. Sıranın başındaki
oyuncu, karşıda duran ebe fark etmeden yerinden ayrılarak koşmaya başlar. Ebe onu gördüğü anda kovalar. Koşan oyuncu ebeye yakalanırsa kendisi ebe olur.Yakalanmadan öbür oyuncuların yanına dönerek onlardan birinin önünde durursa, sırasını savmış olur ve ebe olmaktan da kurtulur. Bundan sonra, önünde durduğu
oyuncu koşmaya başlar. Ebe oyunculardan hiçbirini yakalayamazsa, oyun aynı ebeyle yeniden başlar.
oyuncu, karşıda duran ebe fark etmeden yerinden ayrılarak koşmaya başlar. Ebe onu gördüğü anda kovalar. Koşan oyuncu ebeye yakalanırsa kendisi ebe olur.Yakalanmadan öbür oyuncuların yanına dönerek onlardan birinin önünde durursa, sırasını savmış olur ve ebe olmaktan da kurtulur. Bundan sonra, önünde durduğu
oyuncu koşmaya başlar. Ebe oyunculardan hiçbirini yakalayamazsa, oyun aynı ebeyle yeniden başlar.
13 Nisan 2016 Çarşamba
ip atlama
İp atlama, tek başına ya da grupça oynanabilecek bir oyundur. Oyun için gereken tek araç uzunca ve ağır bir iptir. Grupla ip atlama oyunlarında iki kişi karşı karşıya geçerek ipin her bir ucundan tutarlar ve aynı yöne doğru, büyükçe bir çember oluşturacak şekilde çevirirler. Diğer oyuncular ise, teker teker veya ikişer ikişer orta kısıma (çevirenlerin arasına) geçerek, ip ayaklarına yaklaştıkça üzerinden atlarlar. İpe takılan oyuncular "yanarlar" ve ipi çeviren oyuncularla yer değiştirirler.
İki iple ip atlama oyununda aynı uzunlukta iki ip kullanılır veya uzunca bir ip ikiye katlanarak iki ip gibi kullanılır. İp çeviricilerin her biri iki ipin ucunu da tutar ve birbirinin aksi istikametlerde aynı anda çevirir. Örneğin sağ eli saat yönünde çeviriyorlarsa, sol eli saat yönünün tersine çevirirler. Böylece oyun alanında iki ip yaklaşık yarım tur farklı olarak döner. Bu durum zıplamalar arasındaki bekleme süresini yarıya indirir ve oyunu zorlaştırır.
İki iple ip atlama oyununda aynı uzunlukta iki ip kullanılır veya uzunca bir ip ikiye katlanarak iki ip gibi kullanılır. İp çeviricilerin her biri iki ipin ucunu da tutar ve birbirinin aksi istikametlerde aynı anda çevirir. Örneğin sağ eli saat yönünde çeviriyorlarsa, sol eli saat yönünün tersine çevirirler. Böylece oyun alanında iki ip yaklaşık yarım tur farklı olarak döner. Bu durum zıplamalar arasındaki bekleme süresini yarıya indirir ve oyunu zorlaştırır.
Topaç oyunu tek başına oynanılabileceği gibi birkaç oyuncu arasında yarışma şeklinde de oynanabilir. Oyuncu adedi kadar topaç ile genişçe, sert ve düz bir yüzey gerekir. Oyuncular aynı anda topaçlarını döndürürler. Topacı en uzun süre dönen oyuncu kazanır.
Oyuncular önceden topaçların çarpışması durumunda ne olacağını kararlaştırmalıdırlar. Genellikle ayakta kalan topaç yarışmaya dev
Oyuncular önceden topaçların çarpışması durumunda ne olacağını kararlaştırmalıdırlar. Genellikle ayakta kalan topaç yarışmaya dev
![]() |
bir topaç animasyonu |
aspirin
İki aşamalı bir kovalamaca oyunudur. Kalabalık bir grupla oynandığında daha zevkli olur.
Oyundan önce bir doktor seçilir. Doktor 1'den 10'a kadar bir sayıyı aklından tutar ve diğer oyunculardan bu sayıyı tahmin etmelerini ister. Oyuncular sırayla tahminde bulunurlar. Sayıyı bulanlar doktorun yardımcısı olur ve ebelikten kurtulur. Kimse bilemezse herkes yeniden tahminde bulunur. İkinci turda doktor yeniden bir sayı tutar ve bu süreç sayıyı bilemeyen bir kişi kalana (diğer oyuncuların hepsi doktorun yardımcısı olana) kadar devam eder. Sona kalan (doktorun yardımcısı olamayan) çocuk ebe olur.
Ebe, diğer oyuncuları yakalamaya çalışır. Birini yakaladığında "Aspirin!" diye bağırır. Yakalanan oyuncu da ebeye katılır ve diğerlerini yakalamaya çalışır. Sona kalan (yakalanmayan) oyuncu oyunu kazanır.
Aspirin oyununda oyuncu sayısı az ise doktor daha küçük (örneğin 1'den 5'e kadar) bir sayı tutabilir.
Oyundan önce bir doktor seçilir. Doktor 1'den 10'a kadar bir sayıyı aklından tutar ve diğer oyunculardan bu sayıyı tahmin etmelerini ister. Oyuncular sırayla tahminde bulunurlar. Sayıyı bulanlar doktorun yardımcısı olur ve ebelikten kurtulur. Kimse bilemezse herkes yeniden tahminde bulunur. İkinci turda doktor yeniden bir sayı tutar ve bu süreç sayıyı bilemeyen bir kişi kalana (diğer oyuncuların hepsi doktorun yardımcısı olana) kadar devam eder. Sona kalan (doktorun yardımcısı olamayan) çocuk ebe olur.
Ebe, diğer oyuncuları yakalamaya çalışır. Birini yakaladığında "Aspirin!" diye bağırır. Yakalanan oyuncu da ebeye katılır ve diğerlerini yakalamaya çalışır. Sona kalan (yakalanmayan) oyuncu oyunu kazanır.
Aspirin oyununda oyuncu sayısı az ise doktor daha küçük (örneğin 1'den 5'e kadar) bir sayı tutabilir.
- Kısa versiyonu
9veya21aylık
En az iki kişi ve basketbol topu ile oynanan bir oyundur. Oyun kalabalık bir grupla oynandığında daha zevkli hale gelir. Herkes tek başınadır, yani takım yoktur. Potaya göre 1, 2 ve 3 sayılık konumlar belirlenir (oyuncular genellikle pota önünde yarım daire oluştururlar). Bazı versiyonlarında her sayı 1 puan değerindedir. Oyuncular sırayla farklı konumlardan durarak basket atışı yaparlar. Belirlenen skora (genellikle 9 veya 21) ilk ulaşan kazanır.
Bir başka versiyonunda kimin ebe olacağını belirlemek için uzak bir noktadan sırayla basket atışları yapılır. Basket atanlar kenara ayrılır ve atamayanlar kendi aralarında yarışırlar. Böylece en sona kalan kişi (en fazla ıskalayan kişi) ebe olur. Ebe olan kişi potanın altında bekler ve diğer oyuncular sırayla yarım daire şeklindeki konumlarından atış yaparlar. Eğer ebe diğer oyuncuların attığı sayılar sonucu belirlenen skora ulaşırsa oyunu kaybeder (oyundan çıkar). Oyunculardan biri basket atamazsa ebe olur ve eski ebe oyuncuların en başına geçerek herkesi bir yan konuma kaydırır. Oyun bu şekilde biri elenene veya bir kişi sona kalıp şampiyon olana kadar devam eder.
Bir başka versiyonunda kimin ebe olacağını belirlemek için uzak bir noktadan sırayla basket atışları yapılır. Basket atanlar kenara ayrılır ve atamayanlar kendi aralarında yarışırlar. Böylece en sona kalan kişi (en fazla ıskalayan kişi) ebe olur. Ebe olan kişi potanın altında bekler ve diğer oyuncular sırayla yarım daire şeklindeki konumlarından atış yaparlar. Eğer ebe diğer oyuncuların attığı sayılar sonucu belirlenen skora ulaşırsa oyunu kaybeder (oyundan çıkar). Oyunculardan biri basket atamazsa ebe olur ve eski ebe oyuncuların en başına geçerek herkesi bir yan konuma kaydırır. Oyun bu şekilde biri elenene veya bir kişi sona kalıp şampiyon olana kadar devam eder.
çocuk oyunları
Çocuk oyunları, genellikle çocukların oynadığı ancak bazen yetişkinlerin de eşlik ettiği veya kendi aralarında oynadığı oyunlardır. Bazı oyunlar için açık alan gerekirken, diğerleri bina içerisinde oynanabilir. Tek kişilik çocuk oyunları olduğu gibi onlarca kişi ile oynanan oyunlar da mevcuttur.
Bazı çocuk oyunları evrenseldir ve aşağı yukarı aynı kurallarla birçok ülkede oynanır. Pek çok oyun yüzyıllar öncesinden günümüze ulaşmıştır. Günümüzdeki seksek, körebe, ip çekme gibi oyunların Eski Roma döneminde de çocukların sevdiği oyunlar olduğu bilinmektedir.[kaynak belirtilmeli] Bazı çocuk oyunları yüzlerce yıldır aynı kalmışken diğerleri zaman içerisinde evrim geçirmiş, farklı kurallarla oynanmaya başlamıştır.
Çocuk oyunları, "açık hava oyunları" ve "ev oyunları" şeklinde başlıca iki grupta toplanabilir. Kağıt-kalemle oynanan oyunlar, sportif oyunlar, müzikal oyunlar gibi pek çok oyun grubu vardır.

istop
(2).jpg)
28 Mart 2016 Pazartesi
gölge kovalamacası
Gölge
Kovalamacası'nı oynayabilmek için güneşli bir hava gerekir. Bu oyun, ebe olan oyuncunun öbür oyuncuların gölgelerine basma esasına dayanır. Bu oyunda, ebenin gölgeye basıp basamadığına karar verecek bir de hakem seçilir.Oyun bu şekilde devam eder.En son kalan kişi 1. seçilir.Bir el boyunca dokunulmazlık kazanır
Kovalamacası'nı oynayabilmek için güneşli bir hava gerekir. Bu oyun, ebe olan oyuncunun öbür oyuncuların gölgelerine basma esasına dayanır. Bu oyunda, ebenin gölgeye basıp basamadığına karar verecek bir de hakem seçilir.Oyun bu şekilde devam eder.En son kalan kişi 1. seçilir.Bir el boyunca dokunulmazlık kazanır
17 Mart 2016 Perşembe
Köşe kapmaca oynayacak kadar köşe ya da yer yoksa oynanabilecek bir oyundur. Köşe kapmacadaki gibi en az üç kişi gerekir ama ideal rakam 5-6′dır. 1 kişi ebe olur ve yerde yüz üstü kapaklanır. Diğerleri ellerini onun sırtında üst üste koyarlar. Ellerin konması bittikten sonra sorarlar En üstte kimin eli var?. Eğer bilirse en üstte eli olan ebe olur bilemezse gıdıklamadan cimdiklemeye kadar çeşitli şiddetlerde cezalardan birine çarptırılır.
Eğer gürültü nedeniyle dışardan müdahale ile bitmemiş ise sürekli bilemeyip ebe olan kişinin mızıkması sonucunda biter.

Eğer gürültü nedeniyle dışardan müdahale ile bitmemiş ise sürekli bilemeyip ebe olan kişinin mızıkması sonucunda biter.
aç kapıyı bezirgan başı
Bu oyun icin en az 4-5 oyuncu gerek. Iki oyuncu Bezirgan basi olur ve karsilikli durup iki ellerini tutup kapi yaparlar. Oyuncular bezirganların önünde sıraya girerler ve hep birlikte aşağıdaki tekerlemeyi söylerler.
Oyuncular : Aç kapıyı bezirgan başı
Bezirgan Başı : Kapı hakkı ne verirsin?
Oyuncular : Arkamdaki yadigar olsun
dedikten sonra sırayla bezirganlar ellerini yukari kaldirarak açtığı kapıdan geçmeye başlarlar
bu arada bezirganlarda 1 sıçan 2. sıçan 3. kapan tekerlemesi bittiğinde geçmekte olan oyuncuyu yakalarlar. ellerinin arsinda hapis edilen bu cocuk artik bu bezirganlarin birinin yerini almasi gerek. Oyun böylece devam eder ve her yeni oyunda yeni bir cocuk ebe yani sican olur ve kapana yakalanir
Oyuncular : Aç kapıyı bezirgan başı
Bezirgan Başı : Kapı hakkı ne verirsin?
Oyuncular : Arkamdaki yadigar olsun
dedikten sonra sırayla bezirganlar ellerini yukari kaldirarak açtığı kapıdan geçmeye başlarlar
bu arada bezirganlarda 1 sıçan 2. sıçan 3. kapan tekerlemesi bittiğinde geçmekte olan oyuncuyu yakalarlar. ellerinin arsinda hapis edilen bu cocuk artik bu bezirganlarin birinin yerini almasi gerek. Oyun böylece devam eder ve her yeni oyunda yeni bir cocuk ebe yani sican olur ve kapana yakalanir
kibrit(hırsız-jandarma)oyunu
Her ne kadar uzun kış gecelerinde oynanan bir çocuk oyunu olsa da çoğu zaman büyükler de bu oyuna katılmadan duramazlar.
Oyun için bir masa (bu çoğunlukla yufka açmakta kullanılan sofradır) bir kutu kibrit ve en az dört oyuncu gereklidir.Masanın etrafına oturan oyuncular kenarı boşa çıkacak şekilde masaya konulan kibrit kutusuna alttan vurarak havaya fırlatırlar.
Kutu masaya düştüğünde dik tarafı üzerine durursa atan kişi hâkim ünvanını alır. Yan tarafı üzerine dik durursa o kişi jandarma görevini üstlenir. Düz kısmının bir tarafı davacı diğer tarafı suçlu olarak belirlenir.Oyunculardan biri suçlu tarafı attığında jandarma onu hemen elinden yakalar ve hâkimesuçüstü yakaladım der.Davacı da şikâyetini dile getirir.
Suçun ehemmiyetine göre hâkim bir cezaya hükmeder.Bu ceza genellikle ceviz kırarak oyunculara ikram etmek ve patates haşlayıp sofra kurmak şeklindedir
Oyun için bir masa (bu çoğunlukla yufka açmakta kullanılan sofradır) bir kutu kibrit ve en az dört oyuncu gereklidir.Masanın etrafına oturan oyuncular kenarı boşa çıkacak şekilde masaya konulan kibrit kutusuna alttan vurarak havaya fırlatırlar.
Kutu masaya düştüğünde dik tarafı üzerine durursa atan kişi hâkim ünvanını alır. Yan tarafı üzerine dik durursa o kişi jandarma görevini üstlenir. Düz kısmının bir tarafı davacı diğer tarafı suçlu olarak belirlenir.Oyunculardan biri suçlu tarafı attığında jandarma onu hemen elinden yakalar ve hâkimesuçüstü yakaladım der.Davacı da şikâyetini dile getirir.
Suçun ehemmiyetine göre hâkim bir cezaya hükmeder.Bu ceza genellikle ceviz kırarak oyunculara ikram etmek ve patates haşlayıp sofra kurmak şeklindedir
yağ satarım
5-6 kisi daire seklinde dizilir ve yere cömelinir. Ebe bunlarin dis etrafinda elinde mendil ile gezer ve hep beraber su sarki söylenir
Yağ satarım bal satarım
Ustam ölmüş ben satarım
Ustamın kürkü sarıdır
Satsam on beş liradır
Zam-bak zum-bak
Dön arkana iyi bak
der ve mendili birinin arkasina yere birakir. Fark eden oyuncu mendili alip ebenin pesinden kosar yakalayamazsa ebe kendisidir aynen yine devam edilir. Ama yakalarsa ebe tekrar ebelik yapip yine sarki söyleyerek gezecektir
Yağ satarım bal satarım
Ustam ölmüş ben satarım
Ustamın kürkü sarıdır
Satsam on beş liradır
Zam-bak zum-bak
Dön arkana iyi bak
der ve mendili birinin arkasina yere birakir. Fark eden oyuncu mendili alip ebenin pesinden kosar yakalayamazsa ebe kendisidir aynen yine devam edilir. Ama yakalarsa ebe tekrar ebelik yapip yine sarki söyleyerek gezecektir
el kızartma
Eğer üç kişi değilseniz ve dışarı çıkıp oyun arkadaşı da bulamıyorsanız işte size İki kişi ile oynanan bir refleks oyunu. Bir kişi ellerini açar diğeri de ellerini onun üzerine koyar. Elleri üstte olan kişi ( ebe ) ellerinin üzerine vurulmadan ellerini kaçırmalıdır. Vurmayı başaramayan ebe olacaktır.
Oyun kızarmış eller ve birinin ağlamasıyla biter
Oyun kızarmış eller ve birinin ağlamasıyla biter
çivi
Genel de bu oyun annenizden çamurla oynadığınız için azar hatta dizleriniz çamurlanmış ise bir tokat ile sonlanır.
15 Mart 2016 Salı
beş taş
Karşılıklı iki kişi tarafından oynanır. Kızlar da erkekler de oynar. Taşlar (5 adet) yere atılır. İlk önce BİRLER oynanır. Birlerde; oyuncu bir taşı baş hizasına kadar havaya atar. Havaya attığı taş yere düşüne kadar taşı havaya attığı elle yerden bir taş alıp havaya attığı taşı tutmak zorundadır. Tutamazsa yanar. İkilerde; yine havaya bir taş atıp aynı elle yerden 2 taş almak, Üçlerde; üç taş almak, dörtlerde havaya attığı taş yere düşene kadar 4 taşı da almak ve havadan düşen taşı tutmak zorundadır. Daha sonra işaret parmağını (sol el) orta parmağının üstüne koyup yere dayayarak köprü oluşturulur. Sağ elle de bir taş yukarı atılır. 4 taşı da birbirine değmeyecek gibi köprü kurduğu parmaklarına yakın bir yere bırakır. Havaya attığı taş yere düşmeden köprüden bir taşı diğer tarafa geçirir ve yukarıya attığı taşı yere düşmeden tutar. Dört taşı da birer birer diğer tarafa geçirince bu bölüm de bitmiş olur. Sonra 5 taşı sağ elle havaya atıp birlerde en az bir taş elinin üstünde kalacak şekilde taşları yakalar, elinin üstündeki (tersindeki) taşı tekrar eliyle yukarı atar ve avucuyla yere düşmeden yakalar. Bu hareket ikilerde 2 taş, üçlerde 3 taş, dörtlerde 4 taş ve beşlerde 5 taş elinin üstünde tutulup avucuyla yakalayacak biçimde devam eder. Elinin üzerinde eksik taş yakalarsa ve avucuyla tutamazsa yanmış olur. Yukarıda tüm bu hareketleri yanmadan yapıp tamamlarsa, oyunda başarı sağlamış olur ve rakibine karşı bir oyun ilerde olur.
on pas
On Pas Futbol topuyla, nispeten yaşça büyük oyuncular arasında oynanan bir oyundur. Oyuncular iki grup oluşturacak şekilde ayrılır. Gruplar arasında kura çekilir ve kurayı kazanan grup oyuna başlar. Topu alan takım kendi takım arkadaşlarıyla havadan paslaşmaya başlar. Kendi aralarında paslaşırken ona kadar (her bir pası) yüksek sesle sayarlar.
Paslaşma devam ederken topun yere düşmesi, rakip oyuncuların eline değmesi veya rakip takımın eline değip yere düşmesi halinde saymaya sıfırdan başlanır. On pası tamamlayan takıma bir puan verilir. Topu puan alan takım oyuna sokar. Grup içinde paslaşırken rakibi de tutma, çekme ve itme olmayacaktır. Kurallara uymayanlar oyundan elenir.
Paslaşma devam ederken topun yere düşmesi, rakip oyuncuların eline değmesi veya rakip takımın eline değip yere düşmesi halinde saymaya sıfırdan başlanır. On pası tamamlayan takıma bir puan verilir. Topu puan alan takım oyuna sokar. Grup içinde paslaşırken rakibi de tutma, çekme ve itme olmayacaktır. Kurallara uymayanlar oyundan elenir.
çelik çomak eski oyunlarımız
Çelikçomak, iki takım arasında oynanan bir çocuk oyunu. Oyunun amacı "çelik" denen kısa değneği "çomak" denen uzun değnekle yerden hav
Oyun için geniş bir saha, "çelik" denen kısa bir değnek ve "çomak" denen uzunca bir değnek gereklidir. Çeliğin yaklaşık 20-30 cm uzunluğunda ve 2-3 parmak kalınlığında olması gerekir. Çomağın ise çeliğin yaklaşık 2-3 katı uzunlukta olması yeterlidir. Çomak, çeliğe vurmakta kullanılır. Tek elle veya iki elle tutulabilir.
Oyun toprak bir sahada oynanıyorsa yere hendek şeklinde ince uzun bir çukur kazılır. Çelik (kısa değnek), bu çukurun üzerine artı (+) oluşturacak şekilde yerleştirilir. Oyun çukur kazılamayacak bir zeminde oynanıyorsa değnek, çukur yerine, iki taş üzerinde veya tek taş üzerinde ve bir ucu yere değecek şekilde (tahterevalli g
ibi) dengelenebilir.alandırarak uzağa göndermektir.
Oyun için geniş bir saha, "çelik" denen kısa bir değnek ve "çomak" denen uzunca bir değnek gereklidir. Çeliğin yaklaşık 20-30 cm uzunluğunda ve 2-3 parmak kalınlığında olması gerekir. Çomağın ise çeliğin yaklaşık 2-3 katı uzunlukta olması yeterlidir. Çomak, çeliğe vurmakta kullanılır. Tek elle veya iki elle tutulabilir.
Oyun toprak bir sahada oynanıyorsa yere hendek şeklinde ince uzun bir çukur kazılır. Çelik (kısa değnek), bu çukurun üzerine artı (+) oluşturacak şekilde yerleştirilir. Oyun çukur kazılamayacak bir zeminde oynanıyorsa değnek, çukur yerine, iki taş üzerinde veya tek taş üzerinde ve bir ucu yere değecek şekilde (tahterevalli g
ibi) dengelenebilir.alandırarak uzağa göndermektir.
14 Mart 2016 Pazartesi
bidirbir
Birdirbir oyununun çok çeşitli varyantları olmakla birlikte yaygın olarak şöyle oynanır:
Oyuna başlamadan önce bir ebe seçilir. Ebeyi belirlemek için çeşitli mini oyunlar oynanabilir. Daha sonra ebenin duracağı (eğileceği) yer belirlenir. Bu yer düzgün ve mümkünse yumuşak zeminli ve genişçe bir alanın ortasında olmalıdır. Ebenin haricindeki oyuncular, ebeden (hızlanabilecekleri kadar) ileride bir kuyruk oluştururlar.
Ebe öne doğru eğilip belini kamburlaştırır. Diğer oyuncular sırayla, birbirbir tekerlemesinden kendi sıralarındaki dizeyi söyleyerek ebenin üzerinden atlar.
Oyunun bir varyantında atlayan oyuncu en sona geldiğinde kendisi de eğilir. Birinci oyuncu sadece ebe üzerinden, ikinci oyuncu ebe ve birinci oyuncu üzerinden atlar. Bu şekilde atlamaya devam edilir ve son oyuncu tüm oyuncuların üzerinden atlar. Bu türde herkes kendi sırasındaki dizeyi söyler. Örneğin birinci oyuncu "birdir bir", ikinci oyuncu "ikidir iki, ormandaki tilki" der.
Oyunun diğer bir varyantında atlayan kişi eğilmez ancak atlarken tekerleme dizesini bağırmasının yanı sıra çeşitli görevleri icra eder. Bu görevleri doğru icra edemezse yanar ve sonraki elde ebe olur. Bu türde tüm dizeleri herkes söyler. Yani tüm oyuncular "birdir bir" diyerek ebenin üzerinden atladıktan sonra "ikidir iki"ye geçilir.
birdirbir
Birdirbir Birdirbir, oyunculardan bir kısmının eğildiği, diğerlerinin eğilenlerin üzerinden atladığı bir oyundur. Eğilen oyuncular genellikle ellerini dizlerine koyarak rükû pozisyonunda beklerler. Atlayıcılar, arkadan öne (kalçadan başa doğru) veya sırtın bir yanından diğer yanına olacak şekilde yanlamasına atlarlar. Özellikle daha büyük yaştaki gençlerin oynadığı versiyonlarda, eğilen oyuncular arka arkaya dizilerek daha uzun veya ellerini enselerine koyarak ve neredeyse ayakta dikilerek daha yüksek engeller oluşturabilirler.
11 Mart 2016 Cuma
Saklambaç, bütün dünyada yaygın bir biçimde oynanan bir çocuk oyunudur. Ebe seçilen oyuncunun saklanan oyuncuları bulması esasına dayanır.
Saklambaç oynarken oyuncu sayısına bir kısıtlama getirilmez. Oyunculardan biri ebe olarak seçilir. Ebe bir duvara, ağaca ya da başka bir nesneye kafasını yaslar ve gözünü -genellikle kolu yardımıyla- kapatarak oyuncular tarafından kararlaştırılmış bir sayıya kadar birer birer sayar. Ebenin yaslandığı bu yere sobeleme yeri denir. Bu sırada diğer oyuncular ebenin onları göremeyeceği yerlere saklanırlar. Oyuncuların amacı, "Önüm arkam sağım solum sobe" diyerek saymayı bitiren ebenin onları aramak için sobeleme noktasından ayrıldığında gelip ellerini sobeleme noktasına dokundurarak sobe yapmaktır. Ebeden önce sobe yapabilen oyuncular kendilerini bir sonraki turda ebe olmaktan kurtarırlar ancak ebenin saklandığı yeri bulup kendisinden önce sobelediği oyuncu ise bir sonraki turda ebe olur ve oyun bu şekilde oyuncular oynamaktan sıkılıncaya kadar devam eder.
Yaygın oynanan saklambaç türlerinde ebenin sobelediği oyuncunun adını herkesin duyacağı şekilde bağırması gerekir. Ebenin, gördüğü oyuncunun adını herhangi bir nedenle yanlış söylemesi oyunun ebe tarafından kaybedilmesine yol açar ve buna 'çanak çömlek patladı' denir. Oyuncular bir ağızdan 'çamlak çömlek patladı' diye bağırarak saklanmakta olan arkadaşlarını uyarırlar. Sonrasında ebe tekrar gözlerini kapatıp sayma işlemine başlar ve oyuncular saklanırlar.
Eğer oyun uzun sürerse, 'Elma dersem çık, armut dersem çıkma' diye seslenilerek saklanmış olan oyuncuların sobeleme noktasına gelip sobelemesine yardımcı olunabilir.
Seksek, yere tebeşir ile birbirini izleyen kareler ya da daireler çizilmesi ve numaralandırılmasıyla oynanan bir tür sokak oyunudur.
Pek çok çeşidi bulunan bu oyunun bir türünde oyuncular, çizili alanların içine sırayla yassı bir taşı ya da kiremit parçası atarlar. Eğer taş çizili alanların dışına düşer ya da çizgiye denk gelirse, taş atma sırası öbür oyuncuya geçer. Atış başarılıysa oyuncu tek ayağı üzerinde sekerken, taşı öbür ayağıyla iterek bütün boşluklardan geçirmesi gerekir. Eğer öbür ayağı yere değer ya da boşlukların arasındaki çizgilere basarsa yanar ve sırasını kaybeder. Oyun aslında iki tur halinde oynanır. Başlarken 1-8 doğru atarak ilerleyip ikinci turda ise 8-1 doğru geri gidilir.
Başka bir seksek türünde ise taş veya kiremit atıldıktan sonra karelere isabet ederse, oyuncu taşın bulunduğu karenin üstünden atlar, dönüşte çizgilere değmeden de taşı geri alır. 4. 5.ve 7.8. kareler yan yana oldukları için bu karelere taş gelince, yandaki kareye tek ayakla basılır. Eğer taş çizginin üzerine gelirse oyuncu tekrar taşı alır ve tekrar atar. Denge gerektiren bir oyundur. Bu oyunda oyuncular dengeli ve dikkatli olmalıdır.
Daha çok kız çocukları arasında yaygındır.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)